Mossad’ın Soruşturduğu Kayıp Haham Olayı: Cesedi BAE’de Bulundu

Bir süredir kayıp olan İsrail-Moldovalı haham Zvi Kogan, Birleşik Arap Emirlikleri’nde (BAE) ölü bulundu. Ortodoks Yahudiliğin önemli bir grubu olan “Chabad Lubavitch” hareketi için görev yapan Kogan’ın ölüm haberi, İsrail Başbakanlık Ofisi tarafından doğrulandı. Başbakanlık Ofisi, olayın bir “antisemitik terör eylemi” olduğuna işaret ederek suçluların adalet önüne çıkarılması için harekete geçileceğini açıkladı.

Kogan’ın Ölümü ve İlk Tepkiler

İsrail Başbakanlık Ofisi, Kogan’ın ölümünü sert bir dille kınayarak şu açıklamayı yaptı:
“İsrail devleti, onun ölümünden sorumlu olan suçluları adalete teslim etmek için tüm imkânlarını kullanacaktır. Bu iğrenç antisemitik terör eylemi kabul edilemez.”

Kogan’ın eşi Rivky ile birlikte BAE’de yaşadığı, Dubai’de Yahudi topluluğuna hizmet eden bir market işlettiği ve bu marketin çevrimiçi Filistin yanlısı grupların protestolarına hedef olduğu öğrenildi.

Mossad ve BAE’nin Ortak Soruşturması

Haham Zvi Kogan’ın kaybolmasının ardından, İsrail’in dış istihbarat teşkilatı Mossad ve BAE yetkilileri olayı “terör bağlantılı bir olay” olarak değerlendirdi. Bu bağlamda geniş çaplı bir soruşturma başlatıldı. Kogan’ın cesedine ulaşılmasının ardından BAE’de bulunan İsrail vatandaşlarına güvenlik uyarısı yapıldı.

İsrail Vatandaşlarına Seyahat Uyarısı

İsrailli yetkililer, BAE’ye yönelik zorunlu olmayan seyahatler için daha önce yayınladıkları uyarıyı yeniledi. Açıklamada, halihazırda BAE’de bulunan İsraillilere hareketlerini sınırlamaları ve güvenli bölgelerde kalmaları tavsiye edildi.

“Chabad Lubavitch” Hareketinin Açıklaması

Chabad Lubavitch hareketi, Kogan’ın en son Dubai’de görüldüğünü ve kendisinden Perşembe gününden itibaren haber alınamadığını belirtti. Hahamın ölümünün ardından grup, küresel Yahudi topluluğunu dayanışmaya çağırdı ve olayın arka planının tam olarak aydınlatılmasını talep etti.

Kogan’ın Ölümü Üzerine Gölge Düşen Bölgesel İlişkiler

İsrail ile BAE arasındaki normalleşme sürecinin ardından gerçekleşen bu olay, iki ülke arasındaki diplomatik ilişkiler açısından hassas bir dönemde meydana geldi. İsrail, BAE’de yaşayan Yahudi topluluğunun güvenliğine ilişkin endişelerini dile getirirken, bölgedeki Filistin yanlısı hareketlerin bu tür olaylarla ilişkilendirilip ilişkilendirilmeyeceği tartışma konusu oldu.

Olayın soruşturması devam ederken, faillerin bulunup bulunamayacağı ve bunun bölgesel ilişkilere etkisi yakından takip ediliyor.