Kilis'te avukatlık yapan Muhammed Taha Akkurt, kripto varlıkların miras üzerindeki potansiyel tehlikelerine dikkat çekerek, bu tür varlıkların mirasa konu olabilmesi için özel hukuki düzenlemelere ihtiyaç duyulduğunu vurguladı.
Akkurt, kripto paraların Türk hukuk sisteminde para olarak değil, 'kripto varlık' olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirtti. Bu tanımın, kripto varlıkların hukuki açıdan daha doğru bir şekilde ele alınmasını sağlayacağını ifade eden Akkurt, "Kripto varlıklar, diğer mal varlıkları gibi mirasa konu olabilir, ancak bu süreçte özel düzenlemelere ihtiyaç vardır" dedi.
Akkurt, Türk Medeni Kanunu’nun 599. maddesinde mirasın geçişi ile ilgili hükümler bulunduğunu hatırlatarak, kripto varlıkların da bu kapsamda değerlendirilebileceğini belirtti.
Akkurt, kripto varlıkların mirasçılara aktarımının iki farklı yöntemle gerçekleşebileceğini açıkladı. İlk olarak, eğer kripto varlıklar bir alım-satım platformunda tutuluyorsa, mirasçılar veraset ilamı ve veraset, intikal vergisini ödedikten sonra, bu platforma başvurarak miras payları oranında haklarını alabilecekler.
Diğer bir senaryoda ise, miras bırakan kişinin kripto varlıklarını soğuk cüzdanlarda saklaması durumu söz konusu olabilir. Akkurt, bu durumda private key (özel anahtar) bilgisi bilinmediği takdirde mirasçıların ciddi hak kayıpları yaşayabileceklerini vurguladı.
Akkurt, kripto varlıklarını soğuk cüzdanlarda tutan bireylerin private key bilgilerini mirasçılarına bildirmeleri gerektiğini belirtti. "Bu bilgilerin miras sözleşmesi ile paylaşılması, mirasçılar açısından büyük önem taşımaktadır. Aksi takdirde, kripto varlıklara erişim sağlanamayabilir ve ciddi mağduriyetler yaşanabilir" diye ekledi.
Kaynak: İhlas Haber Ajansı (İHA)
Editör: İstanbul Yerel (IY)