Dr. Öğr. Üyesi Çiğdem Şahin Demir, iş sağlığı güvenliği kültürünün çocukluk döneminden itibaren kazandırılması gerektiğinin altını çizerek, bu kültürün toplumun genel huzuru ve güvenliği açısından kritik bir öneme sahip olduğunu vurguladı. Türkiye’de iş sağlığı ve güvenliği, sadece çalışanların değil, tüm bireylerin yaşam kalitesini etkileyen bir konu olarak karşımıza çıkıyor. İş kazalarının önlenmesi ve güvenli bir çalışma ortamının sağlanması, günümüzün en acil gereksinimlerinden biri haline gelmiştir. Yangın, patlama gibi beklenmedik olayların yarattığı can kayıplarını önlemek, ancak yönetmeliklere tam anlamıyla uyulması ve bu yönetmeliklerin etkin bir şekilde denetlenmesiyle mümkün olmaktadır.
Çiğdem Şahin Demir, iş sağlığı güvenliğinin temel amacının, iş yerlerinde çalışanların maruz kalabileceği kaza oranlarını en aza indirmek olduğunu ifade etti. Bu bağlamda alınan önleyici ve sınırlandırıcı tedbirlerin, potansiyel can kayıplarını engellediğini belirtti. Binaların yapı aşamasında alarm sistemlerinin kurulması ve yangın söndürücülerin bulunması gibi unsurların büyük önem taşıdığını vurguladı.
Demir, "İş sağlığı güvenliğinin sağlanması için binaların inşasında dikkat edilmesi gereken birçok husus bulunmaktadır. Özellikle, insanların toplu halde bulunduğu alışveriş merkezleri, sinema salonları, tiyatrolar ve öğrenci yurtlarında direkt yağmurlama sistemlerinin (sprinkler) kurulması gerekmektedir." dedi. Ayrıca, binaların yangına karşı dayanıklı olması için duvarların ve çıkış kapılarının en az 90 dakika dayanıklı olması gerektiğini belirtti. Kapıların dışarıya doğru açılabilir olması ve sızıntı karşıtı kapı mekanizmalarının bulunmasının önemini vurguladı.
Yangın anında duman ve zehirli gazların insanlara ulaşmasını engellemenin, iş sağlığı güvenliği açısından kritik bir hedef olduğunu ifade eden Demir, "Bir binada yangın çıktığında karşılaşılan en büyük sorunlardan biri algılama sisteminin olmamasıdır. Yangın durumunda algılama, alarm ve sprinkler sistemlerinin hızlı bir şekilde devreye girmesi sağlanmalıdır." şeklinde konuştu. Bu sistemlerin eksiksiz kurulması durumunda, yangın başladığında daha fazla alana yayılmadan söndürüleceğini ve diğer bölümlere sıçramasının engelleneceğini ifade etti.
İş sağlığı güvenliğinin doğrudan işverenin sorumluluğu altında olduğunu belirten Demir, "Alınan bu önleyici tedbirlerle, muhtemel can kayıplarını engellemiş oluyoruz. İş sağlığı ve güvenliği, birden bire sağlanacak bir sistem değil, bir kültür meselesidir. Bu kültürün oluşturulması uzun bir süreç gerektirir." dedi. Çalışanların iş sağlığı güvenliği alanında eğitim almasının önemini vurgulayan Demir, risk analizi ve acil durum eylem planlarının hazırlanmasının da zorunlu olduğunu belirtti. Risk analizi sırasında iş yerindeki tehlikelerin belirlenmesi ve bu tehlikelerin neden olabileceği risklerin tanımlanması gerektiğini ifade etti.
Demir, "Bu maddelerin uygulanması, iş yerini olası bir yangına veya tehlikeli duruma karşı hazırlıklı hale getirmektedir. İşveren, bir kaza olmadan önce önlem alarak proaktif bir yaklaşım sergilemiş olmaktadır." diyerek sözlerini sonlandırdı.
Kaynak: İhlas Haber Ajansı (İHA) Editör: İstanbul Yerel (IY)Tarih | Durum | En Düşük | En Yüksek |
---|---|---|---|
12 Nisan 2025 | 6° | 9° | |
13 Nisan 2025 | 5° | 12° | |
14 Nisan 2025 | 6° | 13° | |
15 Nisan 2025 | 7° | 16° | |
16 Nisan 2025 | 9° | 17° | |
17 Nisan 2025 | 9° | 18° |
İmsak | Güneş | Öğle | İkindi | Akşam | Yatsı |
---|---|---|---|---|---|
04:54 | 06:24 | 13:10 | 16:50 | 19:46 | 21:10 |