Memorial Antalya Hastanesi Gastroenteroloji Bölümü'nden Uzman Doktor Adil Duman, bağırsak düğümlenmesinin, bazen mekanik nedenlerden bazen de beslenme alışkanlıklarından kaynaklandığını vurguladı. Baklagiller, süt, peynir ve mısır gibi gıdaların aşırı tüketimi, hızlı yemek yeme, lokmaları yeterince çiğnememe ve yemek sırasında konuşma gibi yanlış beslenme davranışlarının sindirim sistemine olumsuz etki ettiğini belirtti. Doğru ve dengeli beslenmenin sağlıklı bir yaşamın temel unsurlarından biri olduğunu ifade eden Duman, tüketilen gıdaların içeriklerinin bazı bireylerde sindirim sistemini zorlayabileceğini ve gaz yapıcı gıdaların bazı kişileri olumsuz etkileyebileceğini açıkladı.
Uzman Dr. Duman, sağlıklı bağırsakların yaşam kalitesini artırmada önemli bir rol oynadığını ve beslenme düzeninde yapılacak küçük değişikliklerle birçok sorunun ortadan kaldırılabileceğini belirtti. "Her bireyde farklı sonuçlar gözlemlenebilir" diyen Duman, özellikle rafinoz adı verilen şekerin bulunduğu fasulye, mercimek, bezelye, lahana, Brüksel lahanası ve brokoli gibi gıdaların sindirilmesinin bazı kişiler için zor olabileceğini ifade etti. Eğer sindirim sistemi bu gıdaları yeterince sindiremiyorsa, ince ve kalın bağırsaktaki bakterilerin devreye girdiğini belirtti. Tüketim sırasında aşırı gaz oluşabileceğini, bu gazın bağırsaklarda ilerlemesi ve çıkışı sırasında zorluk yaşanması durumunda bağırsak düğümlenmesinin meydana gelebileceği uyarısında bulundu.
Duman, yemek sonrası hissedilen şişkinliğin genellikle tuvalete çıkıldığında geçtiğini belirtti. Bu noktada, bireyin genel sağlık durumu, bağırsakların anatomik yapısı ve karın içindeki pozisyonunun önemli olduğunu vurguladı. "Bu yapı kişiden kişiye değişir, bu nedenle gaz yapıcı gıdalar her bireyde bağırsak düğümlenmesine neden olmaz," dedi. Ancak ülser gibi sindirim sistemi sorunları olan veya daha önce karın bölgesinde cerrahi işlem geçiren kişilerin beslenmelerine dikkat etmeleri gerektiğini ifade etti.
Yaş ilerledikçe sütte bulunan laktozun bazı bireylerde rahatsız edici olabileceğini belirten Duman, "Yaşla birlikte vücutta süt şekerini sindiren enzimlerin azalması normaldir. Araştırmalar, erişkin nüfusta laktoz intoleransının yaklaşık %30 olduğunu göstermektedir. Bu nedenle yaşla birlikte insanlar süt tüketimini azaltma eğilimindedir," dedi. Süt tüketiminden kaynaklanan gaz sorunlarının, yaş ilerledikçe süt yerine yoğurt ve peynir gibi alternatiflerin tüketilmesiyle azaltılabileceğini vurguladı.
Sindirim sistemindeki gazın kişiyi ne ölçüde rahatsız ettiğinin önemli olduğunu belirten Dr. Duman, "Aşırı gazdan şikayet eden bireylerde yapılan ölçümlerde genellikle bağırsakta normalden fazla gaz tespit edilmemektedir. Ancak sık sık şişkinlik ve gaz problemi yaşayan kişilerin mutlaka bir doktora başvurması gerekmektedir," dedi. Aşırı gaz oluşumuna neden olan faktörleri sıralayan Duman, lokmaları yetersiz çiğneme, hızlı yemek yeme, yemek yerken konuşma, midenin asit salgısında sorunlar yaşanması gibi etkenleri örnek verdi. "Aşırı gaz oluşumu durumunda, mekanik bir etki olmaksızın bağırsak düğümlenmesi yaşanıyorsa, bağırsak hareketlerini artıracak bazı manevralarla durum kontrol altına alınabilir. Ancak bağırsak düğümlenmesi bazen ciddi sorunlara yol açabileceğinden, cerrahi müdahale gerekli olabilir," şeklinde konuştu.
Kaynak: İhlas Haber Ajansı (İHA)